Bilecik'in Bozüyük ilçesinde oturan Yıldırım ailesi bir anda rahatsızlanan ve vücudunun değişik yerlerinde şişlikler çıkan Ömer Faruk Yıldırım'ı Bozüyük Devlet Hastanesi’ne götürür. Burada yapılan tetkikler sonucu durumun ciddiyeti farkedilir ve Yıldırım, Eskişehir Tıp Fakültesi’ne sevkedilir. Burada da yapılan testler sonucuna 18 yaşındaki Ömer Faruk Yıldırım’ın karaciğerinin %90'nın iflas ettiği anlaşılır.
Doktorlar yakın dereceden yakınlarının karaciğerinin uygun olabileceğini söylerler. Bu durum karşısında hiç tereddüt etmeden oğluna karaciğerini verecek anne nakilin yapılacağı hastaneyi araştırır ve İstanbul Ataşehir’deki Memorial Hastanesi’ne gidilir.
Bu arada üniversite sınavına giren Ömer'in sonuçları açıklanır ve ilk tercihi olan Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünü kazanır. Fakat Ömer Faruk Yıldırım’ın okulu dondurmaktan başka çaresi yoktur.
22 Ağustos tarihinde anne Şerife'den oğlu Ömer Faruk'a karaciğer nakli yapılır. Nakil işlemleri olumlu geçer ve annenin karaciğerinden 717 gr alınarak Ömer Faruk'un yaşamı boyunca yeterli olabilecek karaciğer nakli yapılır.
Anne Şerife Yıldırım 1 hafta sonra hastaneden taburcu olurken, Ömer Faruk Yıldırım 15 gün hastanede tedaviye devam eder. Ardından her şeyin yolunda gitmesi ve tedaviye olumlu cevap vermesi ile Ömer Faruk da hastaneden taburcu olarak Bozüyük'teki evlerine döner ve burada ilaç tedavisine devam eder.
Üniversiteye gideceği günü iple çekiyor
Üniversite sınavına giren Ömer Faruk Yıldırım'ın hastalandığı esnada sınav sonuçları açıklanır ve ilk tercihi olan Eskişehir Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünü kazanır.
Aile Üniversiteye giderek durumu bildirir ve okul geçici olarak dondurulur. Ömer Faruk, hayali olan üniversiteye gitmeyi iple çektiğini belirterek annesinin karaciğeri sayesinde hayata yeniden tutunduğunu ve yeni bir başlangıç yaparak üniversiteyi bitirip ailesine hayırlı bir evlat olmayı arzu ettiğini söyledi.
“Nefesim kesildi ölmek istedim”
Anne Şerife Yıldırım ise, organ naklinin önemini çok daha iyi anladığını belirterek, “oğlumun karaciğerinin tamamının iflas ettiğini ilk duyduğumda nefesim kesildi ölmek istedim.Organ naklinin ne demek olduğunu ve hayat kurtardığının dahi bilincinde değildim. Hatta karşıydım. Allah’ın insanlara verdiği ömrün bu kadar olduğunu düşünürken organ naklinin hayat kurtardığını görürken hiç düşünmeden oğluma karaciğerimi verdim. Şu anda tüm düşüncem değişti ve ilk iş olarak gerekli yere başvurarak tüm organlarımı bağışlamayı düşünüyorum. Allah’ın bir lütfu imiş bunun sonradan da olsa farkına vardım” dedi.
“Organ naklinin önemi herkese anlatılmalı”
Baba Mustafa Yıldırım da, “organ naklinin hassasiyetinin başımıza gelince ne kadar önemli olduğunu gördük” dedi. Hastanede yaşananları bizzat görünce organ naklinin yayılması, duyulması gerektiğine inandığını belirten baba Mustafa Yıldırım, “organ naklinin yerelden başlayarak ulusalda seminerler, konferanslar verilerek önemi herkese anlatılmalı” dedi.
Oğlu ve eşinin sağlıklarına kavuştuğunu görmenin sevincinde olduğunu belirten baba Yıldırım, herkesi organ bağışına davet ederek, kendisinin de organlarını bağışlayacağını sözlerine ekledi.
Ayrıca Mustafa Yıldırım, organ nakli gerçekleştiren başta doktor Prof. Dr. Kamil Yalçın Polat olmak üzere tüm ekibine sonsuz teşekkür etti.
“Siyah beyaz bir durumla karşı karşıyaydık”
2015 yılında İstanbul'da 124 karaciğer nakli gerçekleştirerek büyük başarıya imza atan, Ömer Faruk Yıldırım'a da karaciğer nakli yapan Prof. Dr. Kamil Yalçın Polat, hastanın karaciğerinin iflas etmiş halde hastanelerine geldiğini, çok acil ameliyat olası gerektiğini ve kaybedilen vaktin hastanın ölümüne neden olabileceğini belirterek siyah beyaz bir durumla karşılaştıklarını, ellerinde uygun karaciğer bulunmamasına rağmen annenin karaciğer dokusunun tuttuğunu ve hemen nakli gerçekleştirdiklerini söyledi.
Dr. Kamil Yalçın Polat, "Hastalarımızın durumunun çok iyi olduğunun tespit edilmesinin ardından verici ve alıcı taburcu oldu. Tedavileri hastane dışından takip edilecek, periyodik bakımları titizlikle sürdürülecek" diye konuştu.
“Karaciğer çok farklı”
Karaciğerin diğer organlara göre farklı bir özelliğe sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Kamil Yalçın Polat, "İnsan vücudunda kendini yenileyebilen ve büyüyen tek organ olan karaciğer, nakille birlikte büyümeye başlar. Büyüme ve yenilenme 1 yıl kadar sürer. Verici ve alıcı bu süreçte takibimizde olacak" dedi.
Prof. Dr. Kamil Yalçın Polat Türkiye'de çok başarılı organ nakillerinin gerçekleştirildiğini fakat organ bağışında çok eksik kalındığını belirterek, yapılacak organ bağışlarının hayatları kurtaracağını bu kapsamda vatandaşların daha duyarlı olarak organ bağışında bulunmaları gerektiğini sözlerine ekledi.
