Bilecik'ten güllaç için coğrafi işaret başvurusunda bulunulmasına tepki gösteren Kastamonulu ustalar, "Bilecik ile güllacın hiçbir alakası yok" diyerek tepki göstermelerinin ardından, Bilecik’ten cevap Şeyh Edebali Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Gıda İşletme Bölümü öğretim görevlisi Mesut Kaplan’dan geldi.
Güllaç tatlısının Geleneksel Ürün Adı Tescil süreci ve Bilecik'in rolünü açıklayan Kaplan, Osmanlı mutfağından günümüze uzanan bu tatlı için Kastamonu’daki ilgililere seslenerek işbirliği çağrısında bulundu.
Kaplan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bilecik Ticaret ve Sanayi Odası (BİLECİK TSO) ile Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi iş birliğinde, Türk mutfak kültürünün önemli bir değeri olan Güllaç Tatlısı için "Geleneksel Ürün Adı" başvurusunu resmi olarak tamamladık. Bu başvuru, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında coğrafi işaret tescillerinden biri olan "Geleneksel Ürün Adı" kategorisine uygun şekilde hazırlanmıştır.
Kastamonu İddiaları ve Hukuki Çerçeve-Kastamonu aşçılarının Güllaç'ın kendi bölgelerine ait olduğu yönündeki iddialarını anlıyoruz; ancak "Geleneksel Ürün Adı" tescili için temel kriter, ürünün belirli bir coğrafi bölgeyle ilişkilendirilmesi değil, Türkiye genelinde halk tarafından benimsenmiş ve nesiller boyu aktarılmış bir geleneği temsil etmesidir. Nitekim Türk Patent ve Marka Kurumu'nun (TÜRKPATENT) ilgili yönetmeliğinde de belirtildiği üzere, bu kategorideki ürünlerin kökeninin tek bir şehirle sınırlandırılması aranmaz. Güllaç, Osmanlı saray mutfağından günümüze uzanan, Ramazan sofralarının vazgeçilmezi olarak tüm milletin ortak kültürel mirasıdır.
Denetim Süreci ve İş Birliği Çağrısı-Coğrafi işaret tescil sürecinin en kritik aşamalarından biri, tescil sonrası denetimlerin etkin şekilde yürütülmesidir. Bilecik olarak, üniversitemizin gıda bölümleri ve gastronomi bölümlerinin teknik altyapısı, TSO'nun sektörel deneyimi ve yerel üreticilerimizin iş birliğiyle bu süreçleri yönetecek kapasiteye sahibiz. Ancak, kültürel mirasın korunmasının ulusal bir sorumluluk olduğu bilinciyle, Kastamonu'daki ilgili kurum ve sivil toplum örgütlerini denetim komisyonlarımıza katılmaya davet ediyoruz. Bu sayede hem şeffaf bir süreç inşa edilecek hem de Anadolu'nun farklı lezzet havzalarının ortak akılla buluşması sağlanacaktır.
Bilecik: Kültürel Mirasın Yeni Koruyucusu-Nasıl ki Bilecik, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşuna ev sahipliği yaparak tarihsel bir misyon üstlendiyse, bugün de Türk kültürünün yaşatılması ve geleneksel değerlerin standartlaştırılması konusunda öncü bir rol oynamaya hazırdır. Güllaç özelinde atacağımız bu adım, yalnızca bir tatlıyı tescillemek değil, aynı zamanda Anadolu'nun ortak hafızasını geleceğe taşımak anlamına gelmektedir.
Sonuç ve Çağrı-Bu süreçte rekabetten ziyade dayanışma ruhuyla hareket etmek, kültürümüzün zenginliğini dünyaya tanıtmak açısından elzemdir. Tescille birlikte, Güllaç'ın üretim standartlarını korumak, otantik tarifini gelecek nesillere aktarmak ve ekonomik değerini artırmak için tüm paydaşları ortak bir zeminde buluşmaya davet ediyoruz. Bilecik, bu uzun soluklu yolculukta üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için kararlıdır.”