Çektiğim acıların sonunda öğrendim,
Yaralarımı sarmayı…
Bıraktım bir köşeye seni seven yanımı.
Bu şehrin soğuk kaldırımları üşütmüyor,
Karanlık sokakları korkutmuyor artık beni.
Geçtiğim yollar enkaz yeri değil artık…
Ben çıkmayı başardım o enkazdan.
Şimdilerde yüreğim sessiz bir nehir,
Durgun kendi halinde…
Kendime iyi gelen şeyleri yapıyorum artık.
Yağmurları diliyorum kendim için,
Karışıyorum toprak kokusunda huzura…
Ruhum hep çocuk benim,
Islanıyorum bomboş sokaklarda.
Beni anlayan, kendimi bulduğum kitaplarım var şimdi.
Çok tercih etmiyorum insanları artık.
Malum, kitaplar yormaz yüreği…
Vazgeçilmezim arasına kahveyi ekledim.
Kadehler yerini fincana bıraktı artık…
Geceleri, seni bana getirsin diye beklerdim,
Senin için severdim…
Yıldızlar süslüyor şimdi gecelerimi
Gündüzleri de sevmeye başladım.
Daha az uyuyorum artık…
Kaçmıyorum sensizlikten.
Senin ısıtamadığın yüreğimi, güneş ısıtıyor şimdi.
Huzur sendin benim için…
Baktım geleceğin yok! Senden alıp iki mavinin arasına yerleştirdim.
Gökyüzü kadar özgür, deniz kadar durgun yüreğim.
Yerine göre dalgalıyım şimdi…
Merak etme unutmadım seni
Her şeyi değiştirdim de bırakamadım iyi niyetimi.
Olmasını beklediğim bir dua gibi kabulünü bıraktım semaya
Gönlümdeki mezarına çiçekler ekiyorum şimdi…
Fazlaydı bende bu iyi niyet belli ki, şaşırma şimdi.
Beni yıkan ve öylece ateşlere atan sendin.
Ben yana yana, kendi küllerimden doğmayı öğrendim.
Çok üzgünüm sevgilim…
Seni sensiz sevmeyi öğrendiğim günden beri,
Varlığını aramaz oldu yüreğim.
Şimdilerde daha çok kendimi seviyorum ben.
Gülüşlerim, yüreğimde sakladığım gizli cennetim…
Ben artık kendim için “her şey”im!