Eskişehir'de dükkânına kitaplık kuran Ali Ünal, kitapları "Al götür, oku getir" prensibiyle vatandaşlara ulaştırıyor. Okurlardan kitap teslimi öncesi ‘özet' isteyen ve internetten alınmış hazır metinleri kabul etmeyen Ünal'ın bu ilginç sistemi, sosyal bir etkinlik olmasının yanı sıra vatandaşlara geleneksel bir kütüphane deneyimi de yaşatıyor.
Uzun yıllardır emlakçılık işiyle uğraşan Ali Ünal, dükkânında yeni ve alışılmışın dışında bir hizmet sunmaya başladı. Dükkânda bir kitaplık oluşturan Ünal; gelen vatandaşlara okumaları için bu kitaplardan vererek adeta bir kütüphane gibi çalışıyor. "Al götür, oku getir" prensibi ile kütüphanesindeki kitapların sürekli dönüşüm halinde kalmasını sağlayan Ünal, herhangi bir mağduriyet yaşanmaması adına ise kitapları alıcı isimli ve tarihli bir şekilde kayıt altına alıyor. Şu an itibarıyla elinde 157 adet kitap olduğunu dile getiren Ünal, yeni gelecek olanlarla birlikte bu sayının daha da artacağına inanıyor. Ayrıca verdiği kitapları teslim almadan önce okuyuculardan 'özet' isteyen Ünal; internetten kopyala yapıştır yaparak hazır özet getirenleri ise kabul etmediğini belirtti. Dükkânında oluşturduğu kütüphane sayesinde vatandaşlara farklı bir deneyim sunan Ünal, bu yöntemle birlikte kitap okunmasını sağlamayı ve yeni okurlar kazanmayı hedefliyor.
"Teslim öncesinde birer özet istiyoruz okuyup okumadıklarına dair, hem bizim için hem de okuyan kişi için faydalı bir yöntem"
Emlakçı dükkânında oluşturduğu kitaplığı zaman içinde büyüten Ali Ünal, uygulamanın vatandaşlar tarafından da oldukça ilgi gördüğünü dile getirdi. Kütüphane sistemini yalnız ödünç kitap almak değil, aynı zamanda vatandaşlara sosyal bir ortam sunabilmek için hazırladığını belirten Ünal, uygulamanın detaylarından şu şekilde bahsetti:
"Burada ufak bir kütüphane oluşturduk ve bu şekilde insanlara okuma sevgisi aşılamaya çalışıyoruz. İsteyenlere, 'Al götür, oku getir' prensibi çerçevesiyle, belli bir zaman aralığında okumaları adına kitap temin etmeye çalışıyoruz. Teslim öncesinde de kendilerinden birer özet çıkarmalarını istiyoruz gerçekten okuyup okumadıklarına dair, hem bizim için hem de okuyan kişi için faydalı bir yöntem aslında. Tabii internetten hazır bulunmuş, kopyala yapıştır yapıp getirilmiş özetleri kabul etmiyoruz, hoş değil. Buradaki hizmetimiz daha yeni başladı sayılır. Daha önce kitap verdiğimiz arkadaşlarımıza herhangi bir not yazmamıştık tabii, geri getireceklerini söylediler ama yine de takip ediyoruz. Bundan böyle de kayıt altına almaya karar verdik. Kitabın adını ve verdiğimiz tarihi; alan kişinin adı, soyadı ve telefon numarasıyla birlikte kaydediyoruz. Bu şekilde de kitapları takip etmeye çalışıyoruz. Şu an itibarıyla kütüphanemizde 157 adet kitabımız var, inşallah bu rakam daha da artacak. Sağ olsunlar tanıdıklarımız da kitap yardımında bulunuyorlar. Yeter ki kitap gelsin, ne kadar çok kitabımız olursa o kadar faydalı olur."
"Okumak isteyen gelsin okusun, yeter ki okusunlar"
Uygulama sayesinde vatandaşlara hem kitap okuma deneyimi hem de sosyal bir aktivite sunmaya çalışan Ünal, bu doğrultuda mahallelilerden ve vatandaşlardan da olumlu geri dönüşler aldığını söyledi. Kitap okumanın önemine bir kez daha vurgu yapan Ünal, "Okumak çok güzel bir şey. Bir defa okursanız kendinizi tanırsınız, düşünme yeteneğiniz gelişir ve size güzel konuşma kabiliyeti de kazandırır. Okumak isteyen gelsin okusun, yeter ki okusunlar. Yunus Emre'nin de dediği gibi, 'Kendimizi bilmek için okumamız şart'" ifadelerine yer verdi.