Türk Kadınlar Birliği, Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin 90’ıncı yıldönümü dolayısıyla Atatürk Anıtı’na çelenk bıraktı.
Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin yıldönümü dolayısıyla Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci Uğurman Bilecik’e geldi. Türk Kadınlar Birliği Genel Merkez yöneticileri ve Türk Kadınlar Birliği Bilecik Şubesi Başkanı Ayla Ercan ve dernek üyeleri Atatürk Parkı’nda toplanarak Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüş gerçekleştirdi.
Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk bırakılmasının ardından Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci Uğurman basın açıklamasında bulundu. Uğurman, açıklamasında şu ifadeler yer verdi:
“Bugün, seçme ve seçilme hakkının kullanılmasında, cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılmasının 90. yılını büyük bir gururla kutluyoruz. Cumhuriyetin ilanından sonra, 1926 yılında, laik hukukun temeli olan Türk Medeni Kanunu ile aile ve toplum içinde eşit haklar kazanan kadınlar, sosyal yaşama aktif katılımın da en önemli adımlarını atmışlardır. Daha sonra, 1930 yılında Belediye Kanunu ile yerel yönetimlerde, 1933 yılında da köylerde muhtar ve ihtiyar heyetlerine seçme ve seçilme hakkını elde etmişlerdir.
1934 yılının 5 Aralık günü, Anayasa'nın değiştirilmesi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne de seçilebilme hakkına kavuşan kadınlar, siyasal haklarının en önemlisini ve sonuncusunu, dünya üzerindeki pek çok ülkeden önce elde ederek, gerçek eşitlikle, her alanda seçme ve seçilme haklarına sahip olmuşlardır.
Cumhuriyetin en önemli devrimlerinden birisi olan bu anayasa değişikliği biz kadınların, tüm karar ve yönetim mekanizmalarında eşit temsil ve eşit katılım: hakkını elde etmelerine olanak sağlamıştır. 1924 yılında kurulan Derneğimizin, bu haklarımızın kazanılmasında büyük mücadelesi, çok önemli katkıları ve başarısı olduğu da tarihsel bir gerçektir.
Derneğimizin ilk Genel Başkanı Nezihe Muhiddin başlattıkları mücadeleyi: "Biz kadınlar, toplumsal ve siyasal yaşamda hak ettiğimiz yeri almalıyız Önce, kadınları bilinçlendirmeli ve eğitmeliyiz, onlara daha fazla şe istemelerini ve bunlara nasıl ulaşacaklarını anlatmalıyız. Amacım Türkiye'de kadın ve erkeğin, toplumsal, ekonomik ve siyasal eşitliğidir” sözleri ile özetlemiştir.
Daha o tarihlerde, eşitlik olmadan özgürlük olamayacağını ve siyasal yaşama kadınların katılımı sağlanmazsa hiç bir hakkın hayata geçemeyeceğini dile getiren ve bu amaç için mücadele eden tüm yöneticilerimiz ve üyelerimize de teşekkürü bir borç biliyoruz. 90. yılda biz kadınlar söz veriyoruz ki; daima ve her zaman; Aziz Atamızın armağanı olan devrimlerinin, yani bilimin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün, bağımsız yargının, eşitliğin, özgürlüğün, yurtta ve dünyada barışın ve en önemlisi hepsinin toplamı olan demokrasinin yılmaz savunucuları olacağız.
Yine bu önemli ve anlamlı günde tekrarlıyoruz ki; birlik, umut ve dayanışma ile, sosyal ve siyasal yaşamın içinde ve haklarının bilincinde kadınlar olarak, üstümüze aldığımız sorumluluğun gereğini, korkmadan ve yılmadan yerine getireceğiz. Bunun için, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkelerine sahip çıkarak, yaşamın her alanında eşit katılım ve eşit temsilimizin sağlanması ve elde ettiğimiz hakların korunması, kullanılması ve geliştirilmesi için, her türlü demokratik mücadelenin içinde ve önderi olacağız. Bizi bu aydınlık yolda ilerlemekten kimsenin alıkoyamayacağını bu gün bir kez daha ilan ediyoruz.”