Baktığımız yer acı, baktığımız yer felaket
6 Şubat…
En kısa ay ama en uzunu oldu bizlere
Hayatımızda belki de sayılı görebileceğimiz felaketlere şahitlik ediyoruz ama bununla beraber kenetlenmenin ne demek olduğunu da bu günlerde öğreniyoruz…
22 gündür her saat, her dakika, her saniye neler görüyoruz, duyuyoruz, izliyoruz, hissediyoruz…
Geçen her dakikada ağzımız açık kalırcasına şaşırıp, gözlerimiz patlayana kadar ağlayıp, kalbimiz paramparaça olana kadar üzülüyoruz.
Bunca insanın kaderine yeteri kadar etki edememenin hırsıyla, utancıyla kafamız yere eğilse de sonra kafamızı köşemizden kaldırıyor ve hayatlara değmeye devam ediyoruz.
Birlik, beraberlik ve dayanışma ruhumuzun tek başına yeterli olmadığını, organizasyon, koordinasyon ve inisiyatifin de gerekliliğini acıyarak da olsa deneyimliyoruz.
Zamanla yarıştığımız bu 22 günde zihnimiz, ruhumuz ve bedenimiz kadar doldu ki, Fenerbahçe ve Beşiktaş maçlarında atılan binlerce pelüş hayvan oyuncakları ile 22 gündür kalbimizde acı acı demlenen gözyaşlarımız adeta fışkırdı…
Onlar bizim çocuklarımız, bizlere emanet…
En masumlarımız çekiyor en büyük günahlarımızı
Dünyanın bütün oyuncakları sizlere feda olsun gül yüzlü çocuklar gülsün diye…