Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekimler, hemşireler ve ebeler, tartışmalı yönetmeliği protesto etmek için ülke çapında üç günlük iş bırakma eylemine başladı.
Eskişehir-Bilecik Tabip Odası’na bağlı aile hekimleri de 5 Kasım itibariyle iş bırakma eylemine gitti.
Aile Hekimleri Sözleşme ve Yönetmeliği, hekimlerin ve meslek örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen 1 Kasım'da yürürlüğe girdi. “Aile Hekimliği Eziyet Yönetmeliğini Kabul Etmiyoruz” diyerek tepkilerini gösteren hekimler, 7 Kasım’a kadar iş bıraktıklarını açıkladılar.
Eskişehir-Bilecik Tabip Odası’ndan yapılan açıklamada,
“Mevcut iktidarın, sağlığı ticarileştirme politikası olan sağlıkta dönüşüm projesinin yıllardır uyardığımız kötü sonuçları ile artık neredeyse her gün karşılaşır olduk. Biz sağlığı yönetenleri hataları konusunda uyarıp, önerilerimizin kabul edilmesini beklerken, her geçen gün hatalarına yenilerini eklemeye devam ediyorlar maalesef.
Son olarak, bildiğiniz gibi, 30 Ekim’de, tüm karşı uyarılarımıza karşın, aile sağlığı merkezlerinde görevli hekimlerimize ve çalışanlarımıza adeta zulüm yaşatacak ve halkımız için türlü olumsuzluklara neden olacak Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği yayımlandı.
Peki çok sayıda olumsuzluk içeren, hekimler ve sağlık çalışanları için onur kırıcı, değersizleştirici yönetmelik ne diyor?
Bir örnek vermek gerekirse; 6 yıl ağır tıp eğitimi almış, yüksek risk altında ve ağır koşullarda mesleğini yapan hekimlere, gerekli olsa bile, belirli hasta sayısının üzerinde en temel ilaçları bile yazamazsın, diyor. Hekimlik mesleğinin bağımsızlığını, hekimin özerkliğini yok sayıyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Bu hastalarımız için ne demektir? Tedavisi için bu ilaçların gerektiği hastalarımızın, hastaneye gitmeye, bulunamayan randevular için mücadele etmeye, fazladan katkı payı vermeye zorlanması, hastalıklarının tedavilerinin gecikmesi, demektir.
Bu kabul edilemez eziyet yönetmeliğinden sadece bir örnektir.
Yaratılan bu kötü sağlık sisteminde hekimin, sağlık çalışanının da, hastanın da hiçbir değeri yoktur maalesef.
20 yıl içinde sağlığı çok kötü bir noktaya getirdiler. Artık ne yapacaklarını bilemiyorlar. Her gün çıkardıkları yama yönetmeliklerle, hayatı hastaya da sağlık çalışanına da daha da zorlaştırıyorlar. Açıkça, sağlığı yönetemiyorlar.
Aile Hekimliği Eziyet Yönetmeliğini Kabul Etmiyoruz! 5-6-7 Kasım’da Aile Sağlığı Merkezlerinde İş Bırakıyoruz!
Mevcut iktidarın, sağlığı ticarileştirme politikası olan sağlıkta dönüşüm projesinin yıllardır uyardığımız kötü sonuçları ile artık neredeyse her gün karşılaşır olduk. Biz sağlığı yönetenleri hataları konusunda uyarıp, önerilerimizin kabul edilmesini beklerken, her geçen gün hatalarına yenilerini eklemeye devam ediyorlar maalesef.
Son olarak, bildiğiniz gibi, 30 Ekim’de, tüm karşı uyarılarımıza karşın, aile sağlığı merkezlerinde görevli hekimlerimize ve çalışanlarımıza adeta zulüm yaşatacak ve halkımız için türlü olumsuzluklara neden olacak Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği yayımlandı.
Peki çok sayıda olumsuzluk içeren, hekimler ve sağlık çalışanları için onur kırıcı, değersizleştirici yönetmelik ne diyor?
Bir örnek vermek gerekirse; 6 yıl ağır tıp eğitimi almış, yüksek risk altında ve ağır koşullarda mesleğini yapan hekimlere, gerekli olsa bile, belirli hasta sayısının üzerinde en temel ilaçları bile yazamazsın, diyor. Hekimlik mesleğinin bağımsızlığını, hekimin özerkliğini yok sayıyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Bu hastalarımız için ne demektir? Tedavisi için bu ilaçların gerektiği hastalarımızın, hastaneye gitmeye, bulunamayan randevular için mücadele etmeye, fazladan katkı payı vermeye zorlanması, hastalıklarının tedavilerinin gecikmesi, demektir.
Bu kabul edilemez eziyet yönetmeliğinden sadece bir örnektir.
Yaratılan bu kötü sağlık sisteminde hekimin, sağlık çalışanının da, hastanın da hiçbir değeri yoktur maalesef.
20 yıl içinde sağlığı çok kötü bir noktaya getirdiler. Artık ne yapacaklarını bilemiyorlar. Her gün çıkardıkları yama yönetmeliklerle, hayatı hastaya da sağlık çalışanına da daha da zorlaştırıyorlar. Açıkça, sağlığı yönetemiyorlar.
Sağlık Bakanı yönetmelik yayımlandıktan bu yana, sosyal medya ve basın aracılığıyla, bu yönetmeliğin ne kadar iyi bir şey olduğuna halkı inandırmaya çalışıyor. Bu bütünüyle bir algı çalışmasıdır.
Biz Sağlık Bakanı’ndan ne beklediğimizi her fırsatta dile getiriyoruz.
Eşit, nitelikli, erişilebilir, ücretsiz, kamusal sağlık hizmeti
İyi hekimlik yapabilmenin gerektirdiği fiziki koşulların, personel ve işleyişe ait tüm gereklerin yerine getirildiği güçlü bir birinci basamak sağlık hizmeti
Koruyucu sağlık hizmetinin öncelenmesini
Sevk zincirinin getirilmesini
Aile sağlığı merkezi binalarının kamuya ait ve sağlık hizmeti için uygun güvenlik ve yapıda olmasını
Aile sağlığı çalışanlarının kadrolu ve güvenceli kamu personeli olmasını istiyoruz.
Performans, teşvik vb değil, emekliliğe yansıyan tek kalemde ve insanca yaşamak için gerekli, hak ettiğimiz maaşımızı istiyoruz.
ysa bugün ülkemizde hala konteynerda hizmet vermeye çalışan aile sağlığı merkezlerimiz var. Aylardır, en temel aşıları, ilaçları bulmakta zorluk çekiyoruz. Sağlıkta şiddet çalıştığımız kurumlarda kol geziyor.
Sağlık Bakanı’na bir kez daha sesleniyoruz:
Hatanızdan hemen dönün! Sorunlara yeni sorunlar katmayın! Şiddete son vermeniz gerekirken, şiddet yaratan ortamı beslemeyin!
Hekimlere, sağlık çalışanlarına değer vermeniz gerekirken, daha fazla değersizleştirmeyin! Türlü emeklerle, mücadelelerle yetiştirdiğimiz genç hekimlerimiz, sağlık çalışanlarımız çareyi, umudu onlara değer verilen başka ülkelerde arıyorlar, bunu görmüyor musunuz?
Bu onur kırıcı, değersizleştirici eziyet yönetmeliğine karşı, 5-6-7 Kasım’da aile sağlığı merkezlerinde iş bıraktığımızı duyurmak istiyoruz.
Tüm ülkede olduğu gibi şehrimizde de 5-6-7 Kasım, Salı-Çarşamba ve Perşembe günleri aile sağlığı merkezlerinde halkımızın daha büyük sorunlarla karşılaşmaması için hizmet veremeyeceğiz.
5-6-7 Kasım tarihlerinde 08.00-17.00 arasında, aile sağlığı çalışanlarımızı Eskişehir-Bilecik Tabip Odası’nda aile sağlığı merkezlerinde yaşanılan sorunlar ve çözüm önerileri konusunda yapacağımız gün boyu forumlarında buluşmaya davet ediyoruz.” İfadelerine yer verildi.