BİLECİK

Ziraat Yüksek Mühendisi Hamdi İşcan yazdı…

Ülkemizde yalnız Bilecik Merkez ve Pazaryeri İlçesinde yetiştirilen şerbetçiotunun hasadına başlandı. Şerbetçiotu üreticileri ile alıcı kuruluşlara hayırlı olsun.

Biraya renk, tat ve koku veren ve çok yıllık bir bitki olan şerbetçiotunun, Bilecik’teki mazisi 50 yıl öncelerine dayanır. Tarım Bakanlığınca Bilecik, Bolu ve Edirne gibi şehirlerde deneme üretimi yapılmış, en iyi sonuç Bilecik’te alındığından üretiminin Bilecik ilinde yapılması kararlaştırılmıştır. Nitekim Bilecik ilinde dere boyu ve ormanlık alanlarda bol miktarda Şerbetçiotunun yabanisine rastlayabilirsiniz.

Şerbetçiotu bahçeleri ilk yıl tesis edilirken şerbetçiotu köklerinden alınan pençe olarak adlandırılan çelikler kullanılır. Bitki toprak yüzüne çıktıktan sonra 5-8 metre yükseklikteki direklere teller çekilir. Bunlara da ipler bağlanarak şerbetçiotunun tıpkı fasulye gibi sarılarak tellere ulaşması sağlanır. İlk yıl verimi azdır, ancak sonraki yıllarda verim artar. Genellikle Ağustos ayının ikinci yarısında şerbetçiotları olgunlaşır ve hasadına başlanır. Hasat edilen şerbetçiotları çabuk bozulduğundan, 6 saat gibi kısa bir sürede kurutma fırınlarına götürülüp kurutulması gerekmektedir.

Bilecik Tarım Müdürlüğünde, Mühendis, Şube Müdürü ve Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulunduğum ve 1977-1994 döneminin hasadında bizzat görev yaptığım zamanlarda Şerbetçiotu ekilişleri, bira fabrikalarının ihtiyacını karşılamaktaydı. Hatta 1979 yılında Çekoslovakya’ya ihracat bile yapıldı. Fakat 1980’den sonraki hükümetlerin şerbetçiotuna bakış açısı üretimi geriletti. Bira yasağıyla ile ilgili kanun, bira üretimine ve dolayısıyla şerbetçiotu üretimine olumsuz etki yaptı. Dolayısıyla fiyatlar düştü, üretici bahçelerini sökmeye başladı. Bunun sonucu şerbetçiotu ithalatı başladı. 1982 yılında 8812 dekar olan ekilişler 2017’de 2500 dekara ,2020 senesinde ise 1860 dekara düştü. Velhasıl şerbetçiotu ekilişleri azaldı. Diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi şerbetçiotunda da dışa bağımlı bir ülke haline geldik.

Şerbetçiotu üretiminde yapılan ikinci bir yanlış ise ürün fiyatının belirlenmesi konusunda oldu. Önceden şerbetçiotu maliyet fiyatı Tarım Müdürlüğünce tespit edildikten sonra oluşturulan şerbetçiotu komitesinde (Tarım, Gümrük ve Tekel Bakanlığı yetkilileri, ilgili yerel tarım kuruluşları, bira üreten kuruluşlar ve Çifti kuruluşları vardı) sorunlarla birlikte tartışılır ve onay için Tarım Bakanlığına gönderilir, bakanlık onayından sonra yürürlüğe girerdi. Bu yıl şerbetçiotu komitesi toplantısı yapılmadı. Şerbetçiotu toplantısı en son geçen yıl yapılmış. Bu yılki Şerbetçiotu fiyatları ise tefe tüfe oranında belirlenmiş. 46 yılık meslek hayatımda, ilk kez böyle bir maliyet hesaplaması duyuyorum. Tarım sektöründe girdi fiyatlarının yüksekliği en büyük sorun. Geçen yıl 60 TL olan gübre bu yıl 100 TL oldu. Maliyeti TEFE ve TÜFE’yle hesaplarsanız, her maliyet unsurunda yıl içerisinde farklı artışlar olacağından yanlış sonuca ulaşırsınız. Umarım önümüzdeki yıl bu hatadan dönülür. Her ürünün bir maliyet hesabı vardır. Hesaplamalar da buna göre yapılır.

Şerbetçiotu Bilecik ilinin karakteristik bir ürünüdür. Bilecik Çiftçisi, bu ürünün nasıl yetiştirileceğini iyi bilir. Çiftçinin tek kusuru hala ürünü yan gelir olarak görmeleri ve damla sulama gibi sulama metotlarına yeterince geçmemeleridir. İnanın, ihracata ödenen dövizin ¼ ünü çiftçiye verilmesi halinde bira üreten firmaların sıkıntıları da biter, üreticinin de yüzü güler.