Evimizde bozulan makineler, akıtan musluklar aklınıza gelen her türlü tamirat ve tadilat yaşam kalitemizi düşürür.Bu sorunları ortadan kaldırmanın tek yolu tamir etmektir. Elimizden geliyor ise yaparız gelmiyor ise tek çaremiz tamirci,usta çağırmak.Çağırmayan da yok gibidir.
Bu hizmetleri bize parası ile veriyor diyerek azarlayan, tepeden bakan bu davranışlarında haklı olduklarını savunan ev sahiplerini duydum.
Bizler evimize geleni çalışanımız da olsa misafir kabul ederiz.Çay, yemek gibi ikramlarda kusur etmeyiz hatta yemek saatinde kendimize ayrı sofra kurmayız rencide olmasınlar diye onların sofrasına otururuz.
Yine böyle birlikte yemek yediğimiz bir ustamız bize; bir eve iş için gittiklerini, aile bireylerinin onlar yokmuş gibi davranarak karşılarına geçip yemek yediklerini ve hatta çay keyfi yaptıklarını, bir bardak çay bile ikram etmediklerini anlatmıştı. Hayretler içinde kalmış ve çok üzülmüştük.Bu nasıl bir insanlıktır?
Karşımızdaki insan aç olabilir, ya da canı çekebilir.Empati yapalım belki insanlığımıza katkı sağlayabilir.
Bizim gelenek ve göreneklerimizde paylaşmak vardır, ikram vardır.Yolculukta bile yanımızda oturan tanımadığımız kişiye yediğimizden uzatır buyur deriz.Çoğumuz bu kültürü alarak yetiştik.
İşimizi yaptırmış olduğumuz insanlar, istedigimiz gibi yapmamış veya yapamamış da olabilirler.Güzel bir üslupla kırmadan düzeltmeleri istenebilir.Bizim bu güzel söylemimiz karşısında, karşımızdaki de düzeltmek için elinden geleni yapacaktır.
Elimizden iş, tamir v.s gelmiyor ise, onlara her zaman muhtacız.
Para veriyoruz diye azarlamak, köle muamelesi yapmak,hor görmek insanlığa yakışmaz.
Ev sahipleri olarak insanca davranışlar sergileyip, saygı çerçevesinde iletişim kurarak, elinize sağlık diyerek uğurlayabiliriz. Yapılan işte, baştan sona, karşılıklı doğru bir iletişim kurabilir doğru davranışlar sergileyebilirsek ortaya çıkan işte doğru, düzgün ve güzel olacaktır.
Sevgiyle kalın dostça kalın.
